13 Şubat 2017 Pazartesi

OKUR – YAZAR OLMAK/OLMAMAK



    Okuma-yazmanın MUTFAĞINDA (ilk aşamasında) bulunan bir öğretmen olarak bu konunun birkaç açıdan ve yeniden değerlendirilip, anlaşılmasını önemli ve gerekli buluyorum….
      Okuma-yazmayı sağlayan işaret ve sembollerin (harflerin) ilk icat edildiği eski çağlardan son 350 – 400 yıla öncesine  kadar okuyan ve yazan çok az ELİT  bir zümrenin olduğu  “okuma – yazma” nın tarihçesinden anlaşılmaktadır .Günümüzde  “okur-yazar “lığın pek çok dalının, hayatımızın her alanına  hayati anlamda girdiği,  okuma – yazma araçlarının  çeşitliliği, çokluğu ve kolay ulaşımı  insanların hayatlarının çok erken dönemlerinde (ülkemizde 6-7 yaşlarında, bazı gelişmiş ülkelerde 5 yaşına kadar inmekte.) ilk öğrenme aşaması ile ZORUNLU  olarak tanıştıklarına biz ETKEN ve ŞAHİT  olmaktayız..
      İnsanı;  CANLILAR  içinde değil, insanlar içinde bile  ÜSTÜN ve SAYGIN kılan unsur; bilgiye sahip olma, onu üretme ve bilgiyi kullanabilme becerisidir. Tarih boyunca medeniyetlere ve gelişmiş toplumlara baktığımız zaman,  okur- yazarlık oranının YÜKSEK, geri kalmış ve problemli toplumlarda DÜŞÜK olduğu kesindir.. İnsan olarak VAR  olmamızın ve DEĞER üretmemizin başlangıcı olan “ okuma-yazma”nın hayatımızın devamında da bizimle İÇ İÇE  olması için, her yönüyle bakmak ve kullanmak zorundayız.   İçinde yaşadığımız toplumda da olumsuz sosyal bir vakayla karşılaştığımız zaman ağzımızdan ilk çıkan  “EĞİTİM ŞART”  sözü oluvermektedir..
     Okuma; olgu  ve olayları ayrıntılı ANLAMA, sağlıklı ANLAMLANDIRMA, olayları ÇOK YÖNLÜ görme, HAKİKATİ ARAMA,  dünya sahnesinde BİLİNÇLİ var olma, gezegendeki her bir şeyin HİKMETİ ni(var oluş amacı) anlamaya çalışma, içinde yaşadığı toplumda NESNE olmaktan ÖZNE olmaya geçme, insanlık ERDEM arayışının  EMEK ve gayretini daha yukarı TAŞIMA ÇABASIDIR.!
      Okuma, her şeyde;  insan-insan,   insan-toplum,   insan-evren,  DOĞAL DENGESİNİ  BOZMADAN anlaşılmasının SORUMLULUĞU ile çalışma ve uğraş verme halinde olmaktır…
     OKUMA dan; tanıyınca DÜNYA yı, “YAŞANMAZ” hale getirdik.. OKUMA dan tanıyınca PARA yı, tüm insanlığı ” SÖMÜRDÜK” (62 kişinin serveti, dünya nüfusunun  yarsının  gelirine  denk geliyor.)  OKUMA dan dinimiz olunca, dinimizi de, ahlâkımızı da, kitabımızı da “KİTABINA UYDURDUK” ( insanlık tarihi boyunca DİN ADINA  insanlık katliamları yaptık, PARELEL- UYDURMA  dinler,  sahte tanrılar, uydurma kitaplar, yalancı peygamberler, kendini kurtaramayan kurtarıcılar  bulduk…Bulamadık ise İCAT ediverdik..)
        Gelişmiş toplumların GELİŞMİŞLİĞİNİN önemli bir sebebi; bu konuyu devlet politikası yapması, aile okur – yazarlığını tesis etmesi, okur- yazar çeşitliliği, sivil toplum kuruluşlarının bu konuyu öncelikli mesele olarak ele alması, teknolojik araçlarının MARKA olması, kentlerindeki alt ve üst yapılarının muazzamlığı, FİKİRLERİNİN ÇEŞİTLİLİĞİ ve yaşantılarının RENKLİLİĞİn den anlamaktayız…
     Bizim insan hayatının ÇOCUKLUK çağında etkinleştirdiğimiz “OKUR-YAZAR”lığın  çok HAYATİ, ÖNEMLİ,  bir o kadar ÖNCELİKLİ  durumda olduğunu biliyoruz, oysa BU;  İŞİN…  BAŞLANGIÇ kısmı….
    YURDUM  insanlarının  pek çoğunun ömrüne  baktığımız zaman; neredeyse  HAYATININ TAMAMININ  bu BAŞLANGIÇLA başlayıp bununla SON bulduğunu görmekteyiz…
    Biz harfleri kaynaştırıp, sesleri hecelere , heceleri kelimelere dönüştürmeye OKUMA, sembollerle(harflerle) işaretlemeye YAZMA diyoruz. Bu tanımlama DOĞRU, yalnız….  Ne okuma.!  Ne de yazma.!  Sadece bunlardan İBARET... Her kavram gibi bu kavramı da  TEK BOYUTU ile ALIYOR,  ANLIYORUZ.. .Bir ÖZ-ELEŞTİRİ  yaparsak; TEMBELLİK Mİ ? HİLE Mİ ? Yapıyoruz..?
        Teknik olarak YAZ ma KAYDET me olsa da, sosyolojik anlamda; ETKİLEŞİM, toplumdaki bilgileri – becerileri ve sosyal normları anlama, birbirleriyle paylaşma, yorumlayabilme ve sonraki nesillere AKTARMA aracıdır..Bu açıdan bakıldığında, YAZ ma insanlığa DEĞER katma, kendimizle beraber toplumun GELİŞMESİ ne EMEK vererek KATKIDA bulunmaktır…
       Ömründe bir FİDAN dikmemiş, bir acı SOĞAN  yetiştirmemiş, üretirken soğukta üşümemiş, sıcakta yanmamış, elleri nasırlaşmamış İNSANLAR ın;   çam – ardıç  ağacına katı olması,  çiçeğe çiçekçide satılan nesne olmasının dışın da  fazlaca hangi  ANLAMı yükler.? Bir orman karşısında…. Hele hele ORMAN ın  yanması onu ne kadar etkiler.? İçinde bir dalı olup olmadığının telaşına mı düşer.? Marketin manav reyonundan aldığı meyve sebzelerin PARA yı  görünce kendiliğinden oluştuğunu mu DÜŞÜNÜR.?  Daha korkuncu HİÇ DÜŞÜNMEZ (mi)..(??)
       YAZ makta; VARLIK sancısı çekenlerin uykusuz GECELERİ, okuma- araştırma uğraşları , zihin maratonları, git- gelleri, her sözcüğü ve kelimeyi kırk kere tartma-ölçme, yani ZİHİNSEL bir EMEK VERME faaliyetidir…Yoğun bir okuma neticesinde, bir gerçeği gösterme OLMAZ  ise… DÜŞÜNDÜRME yi  DERT edinmedir.. Böyle bir derdi olmayanlar KİTABA nasıl bakar veya BAKMAZ..(ya öper yukarı kaldırır hayatlarından ŞUTLAR lar.. ya da resimlerine kısaca göz atıp   yine de OKUMAZLAR..! Neticede o bir KAĞIT YIĞINI(!) )
 “ Hiç kimse, öldüğünde arkasında bir şey BIRAKAMAYACAK kadar YOKSUL değildir.”diyor.Blaise PASCAL                                                                                            
“ YAZAR,  SÖYLEYECEK bir şeyi olduğuna inanan  KİŞİDİR.”  Diyor… Heinrich BÖLL  

         Hayat bu kadar HIZLI ve KARMAŞIK akarken bizim SÖYLEYECEK bir şeyimizin olmaması  DÜŞÜNDÜRÜCÜ  ve ENDİŞE verici  değil Mİ..??  DOSTLAR…………..

                                                  05.01.2017 nejdet yalçıner - KARAMAN 

yavşamak (yazmak)

  
YAVŞAMAK(  yazmak )            
               
     Tavsiye etmem!..   ama başlığı görünce…………
 İçinizden OKUMAk gibi olmayan( yani alışık olmadığınız) bir dürtü geçerse MERAKLANMAYIN …Tııın deyin geçin.
 Sözüm KAHRAMAN’a *….        
Yavşamam kimseye değil KENDİME..                                            
Kendime YAZACAĞIM.
Birde böyle deneyeyim….kıyağım olsun , ömrümün GÜZ vaktinde kendime.              
‘’O İNSANA(bilgiyi) KALEMLE (kaydetmeyi) Öğretti.(Alak/4) ‘’. Öğreten RABBİME HAMDOLSUN.
Ben kimseye yazıyor (ASILIYOR) değilim.
Tarih şeridindeki…
- TARİH YAZIYLA BAŞLAR…..yazısı mı? Yoksa..
Yok  yok..
Benden önce başlamış başlayacağı kadar TARİH…..Yapacağım bir şey yok benim… 
 Kendi tarihimi yazayım desem….
  - Anlamadım bir şey mi dedin?            
-Lan git başlatma SENİN TARİHİNE…
Duydum… KAHRAMAN da öyle değil…
Bende biliyorum…
-Alfabeyi.pusulayı,tekerleği,CEP TELEFONU nu icat etmediğimi -Biliyorummm………bilmem mi haddimi..?
Sen DERT etme ….Ben de ÇAPIM dahilinde….yazıyorum.!
Ben kimseye yazıyor(yavşıyor) değilim…
Kimseye ASILMIYORUM  yani…
Bay Kahraman…şurda daha ilk yazımda ANLAŞALIM…Sen anlaşma canım sen/siz kimsin/kimsiniz? Ne bileyim ben…
Kahramanımsın ya….beni DÜZELTME ve HİDAYETE KAVUŞTURMA gibi  o ULVİ duygu ve MERHAMETİN.!!!!!  Gayretine  girme…
İşte ben onlardan İSTEMİYORUM…
FAZLAYSA… kendine kullan…
-         E ee o zaman ben seni OKUMAMM..!
Okuma AMCAM  seni zorlayan mı var ?
-Bir şey demen  gerekirse..
         -Ee diyeceksin yani..O zaman.. İŞ başka…
        -Haklısın wallaha…
       -De, de hadi…Ciddiyim…de ..
BİRŞEY….İKİ BUÇUK ŞEY ..de..
Bende öyle…Senin gibiyim. Aynen...
Demez isek çatlar ölürüz amcam…
Eleştir,   ELE – ş tir. Önce kendinden…Bana doğru…doğru yoldasın öylece devam et gel…
Doğru varsa AL/sana görede olur…kalanını AT veya ATMA beni ilgilendirmez…
-         Niye mi..??
Ben kendime YAZIYORUM ….hatırlatırım.    
  İçimi DÖKECEĞİM (Allah etmeye)
 -Kime.??
 Düşüncelerimi PAYLAŞACAĞIM (aman para paylaşma)
-Kiminle.??
     Bilgi AKTARACAĞIM (herkeste fazlası ile var)
-Neyi.??
………………………..bu uzar gider.
 -I ı ıı  bilemedin DEĞİLLL…
     Kahraman canını sıktığımı biliyorum…
   -ARTİZLİĞİ bırak  AMCA…yeme bizi..!  Bu ayakları ÇOK GÖRDÜK….diyorsun
HARİKASIN …doğru… Bende gördüm bu ayaklardan…
Hem de  ÇOKK…
- E ee derdin NE.??
Okuma/ma gibi derdi olmayan/rahatlığı olanların üzerine alınmasına HİÇ LÜZUM YOK.!!
    Sözüm size değil.
Bağırsam SİZE SİZE  desem  ne bileceksiniz.?
   SİZ RAHAT OLUN…!
Kahraman senin kurtuluşun yok…!
Sen beni okumasan BAŞKASINI okuyacaksın..O yüzden sen beni ANLARSIN..Sözüm (aramızda)…
Şişt…!İKİMİZE..
  Kendime şu başlıklarla YAZACAĞIM/ASILMAYACAĞIM…!
ALLAH tanbahsedeceğim    kişinin TANRIsından ASLA;
AHLÂK tan                bahsedeceğim       TAVSİYE etmekten    ASLA;
DİN den  bahsedeceğim VAAZ dan ve DOĞRU YALNIZ bu demekten ASLA;
DEĞER den               bahsedeceğim         PARA dan ASLA;
İNSAN dan bahsedeceğim          KUSURSUZLUK tan  ASLA;
TOPLUM dan bahsedeceğim    SORUMSUZLUK tan ASLA;
VATAN dan    bahsedeceğim           KURTARMAK tan  ASLA;
YÖNETMEK ten      bahsedeceğimSLOGAN ve İDEOLEJİ den ASLA;
SAĞLIK tan           bahsedeceğim           REÇETE DAYATMAK tan ASLA;
SPOR dan bahsedeceğim            BİR TEK DALIN dan ASLA;
 ÜRETECEĞİM        ZORLA ve HİLE ile SATMAYACAĞIM…ASLA!!
               Kahraman Hey…!Burdamısın.??
Sanırım  benim  ne yazacağımı anladın…Tercih senin….
Dönüp dönüp okumayanlara SİZİ RAHATSIZ ETMEYECEĞİM demenin lüzumu YOK…
Okumayınca …..haberdar olmamış olursunuz..Şimdiye kadar OLMADIKLARINIZ gibi…
-E ee ben bir kere OKUDUM…
-Canımı SIKTIN…
-Şimdi NE OLACAK..?
Sence….?  Ne olsun..?
Üzülme amcam…Yanılmadan öyle DÜMDÜZ  TIKIRINDA bir HAYAT yok..!
      Yanılma hanene yazarsın…Ben yanılma MEMORİSİNİ çok RESETLEDİM….ölünmüyor korkma.İyi de oluyor insan BAĞIŞIKLIK kazanıyor.
Okuma…Okuma Canım…
Okumadan yapamıyor musun.? Yanlış mı duydum.?
Anlamadım…!!
Sen okumsan da….de hadi….de… KURBANIM SANA…
 SEÇİP AYIKLAYARAK okumassan; gözün,kulağın,kalbin,zihnin,için-dışın OKUR…ne mi..? OKUR:……
Abur-cubur,çer-çöp okur…
Anlamadınnn...!!
 Sen üzülme ben ANLATIRIM…
OKURSUN;
İdeolejikKANALINI,dizilerini,DAYATILANtv. Programlrını,BOŞ değersiz konuşmaları,DİNsatanları,dedikoduyu, herkesi eleştirmeyi, kimseyi BEĞENMEMEYİ,PARA çoğaltmayı, hadi parantez içinde (alt beyinle düşünmeyi,onu görsellerle beslemeyi..) anladın sen onu….
-  Okuduğuma  pişman oldum seni.. mi.? diyorsun…
Bir kereyle bir şey OLMAZ  derler.. Olsa da çabuk unutursun…
Bu bahsettiğim olayların hiç biri..BAY/BAYAN  okuyucu ..
              SEN DE YOK..! YOK Kİ….
Ben kendime-kendime yazıyorum dedim ya…
              Ne ol du..?  Ha ha…
-Alttan – alta  meaj… mı.? Veriyorum..
Sen ALINGANSIN…Böyle olmazzzz..
 Sen OKUMA…(becerebiliyorsan)..OKUMAAAAA…(tavsiye olarak alma)
              KAHRAMANIM.!(büyük harfle yazılmayı hak ettin), ilk başlarda seni Tİ ye aldığımı sandın…
Bak yanılmışsın, sana ben BOŞUNA kahramanım demedim…
Bu isimlemeyi beğenmedin mi..? Tam seninle ilgili konuya girecektim…sözümü kestin…insanlara ne oluyor..?Anlamıyorum…!
Kahraman ismi…. benim isimlendirmem…geniş ol.. Sen kendini nasıl istersen öyle TANIMLA…
Mesalâ; Süpermen olur,ideolejinden birinin adı,artizlerden,dininden,mesebinden,meşrebinden,etnik kimliğinden, ya da annenin babanın sana verdiği isimle tanımlanırsın…
       Ben seni TANIMIYORUM ki tanımlasam…
Ben kahraman diyorum bu benim isimlememTANIMLAMA değil…
    Böyle eften – püften konularda falan HÜRSÜN HÜR…..
-. Konu dağıldı. mı ..? Efendim. Yok panik yok… Mıh gibi aklımda…
Kahraman seni anlatacaktım isme bir taktın, azdaha konu GÜME gidecekti…
Sen benim eski halimsin..Aramızda (bende eskiden bir kahramandım sana içimin ısınması ondan ) zaaflarım vardı…elime geçenleri hemen okuma, onları doğru kabul edip etkisinde kalma gibi,fikrim düşüncem son okuduğum kitapla özdeşleşir gibi  gibiii..Bazende hep aynı özellikte olanları okuma gibii..
   Seni TENZİH ederimm…tamamen ben, ben böyleydim…..
Ne bileyim  biran sende kendimi bulup kanım ısınmıştı da…
   Anlayacağın kahraman kendi çapımda İNSAFLI ve VİCDANLI davranmak istiyorum…
En azından YANILIP ta okuyan olursa …Devamı için bir kaza- bela OLMASIN diye…
İkaz- UYARI, ışkılı- LEVHA, önceden koyuyorum ki..Sakatlığa sebep olmayayım…Ben sebep olmayayım…
-Düz yolda uçanlar da oluyor…mu ? Sebepsizce…
Bu söz kafama yatmadı…Ben tedbirimi alayım da…gerisi  tın.!
     Derdim bu alemde dürüst en azından kendime DÜRÜST YAZMAK  için..
   Yazılarımda ARGO yukullanacağım.kendi yazımı kendim NEŞELİ – GÜLEREK okumak istiyorum..
   Yazılarımda ESPİRİ olacak, yoksa çabuk sıkılırım.kendime sıkıcı olmak istemiyorum..
   Yazılarımda bilinen GERÇEKLER e bir de benim açımdan  bakmayı/maya başlayacağım…
- KİME…??
Tabii ki KENDİME…..
Kısacası yazılarımda bilgi,bilgiyle kalma (doğrulanmış, dogmatik olmayan bilgi) düşünmek,yorumlamak, akıl ve vicdanla ölçüp-tartmak OLACAK..
    En azından İDDAAM bu…
    -İddialar ispat ister…ne gibi…
   Beni yorma kahraman, çevrene bak, bir yığın insan, ben ŞU yum BU yum diyor.
Ne yapıyor..??
Sadece ;   evet,    sadece…   Söylüyor…Kendi söylesin kendi dinlesin…
Pratikte kıymeti har biyesi olmaz..Yani geçer akçe değil…
 Kendimi niye sıkıntıya sokuyorsam bende.??
Göreceğiz…
- Kim.??   Kimi.??
Önce BEN…
Sonra SİZ kahramanlar…
Kendimle aramı düzeltmek istiyorum..
 -Ben FAKİR bunlardan hoşlanıyorum..
   Kendime yazmak önceliğim mm…
Kahramanlarım olmasa da olur…ben kendimle iyiyim…
       Buna da KARIŞMAYIN canım.
Size neeee…
Ha..! Unutmadan..
Yine kahramanlarıma,
Okumayı kahramanlık SANAN lar..(benim eski halim demiştim)
KIYAMAM onlara, onların OKUMASI GEREK…onlara OKUMALIK lazım..
 Ben ANLARIM  onların halinden…
ALIŞKANLIK işte …Yerleşti ise DEĞİŞMİYOR kolay kolay…ne yaparsınız.
Kendime ve onlara benden bir küçük KIYAK OLSUN…Şimdiden bizlere İYİ OKUMALAR…
    Bakalım devamı nasıl gelecek….
İyi NİYET liyim , ÇALIŞacağım, İD
DİAlıyım ve RİSK alıyorum…
- REKLAMLAR… gibi mi oldu..??
   -Evet mi.??
   Aramıza giremezsiniz….!
BEN KENDİME YAZIYORUM.(………….!?)
25.12.2016  KARAMAN-  daniel müslim(nejdet Yalçıner)